Kur’an-ı Kerim’le gelen ilk emir ‘İkra’ Oku!
“Rabbinin adıyla oku”

Sayfalar

4 Ocak 2016 Pazartesi

Salat-ı Tefriciye Duası (4444 DEFA OKUYAN HERKEZİN MURADI ALLAHIN İZNİYLE KABUL OLUNUR )

Salat-ı Tefriciye Duası


Allâhümme salli salâten kâmileten ve sellim selâmen tâmmen alâ seyyidinâ 

Muhammedinillezi tenhallü bihil’ükadü, ve tenfericü bihil’kürabü, ve tükdâ 

bihil’havâicü, ve tünâlü bihir’regâibü, ve hüsnül’havâtimi, ve 

yüsteskal’ğamâmü bivechihil’ kerimi, ve alâ âlihi ve sahbihî fi külli lemhatin 

ve nefesin biaded-i külli mâ’lûmin lek.

"Allâh’ım, kendisi hürmetine düğümler çözülen, gamlar-kederler açılan, ihtiyaçlar giderilen, isteklere, hüsn-ü hâtimelere güzel âkibetlere nâil olunan, kerem (cömertlik) sahibi yüzü-suyu hürmetine bulutların sulandığı, Efendimiz Muhammed Mustafa (s.a.v.)’e ve onun âl ve ashâbına; her bakış ve her nefeste ve zâtinca mâlum olanların sayısınca, kâmil bir rahmet ve tam bir selâmet ihsan eyle."Bu fazilettendir ki, salavât okuyan kimsenin bütün işleri Allah tarafından kolaylaştırılır. İşleri düzgün yolunda gider. Gönül sıkıntısı olmaz. Gamı, kederi, sıkıntıları kendiliğinden kalkar. Geçim darlığı çekenlerin rızkı bollaşır, kazancına bereket gelir, geçim darlığı çekmez. Bütün duâları kabuldur. Her istek ve dileği yerine gelir. Ümid ve muradı hasıl olur.

FETİH SURESİ- TÜRKÇE OKUNUŞU VE ANLAMI

TÜRKCE OKUNUSU:
48 - FETIH

Bismillahirrahmanirrahim

1. Inna fetahna leke fetham mübina
2. Li yagfira lekellahü ma tekaddeme min zembike ve ma teahhara ve yütimme ni'metehu aleyke ve yehdiyeke siratam müstekiyma
3. Ve yensurakellahü nasran aziza
4. Hüvellezi enzeles sekinete fi kulubil mü'minine li yezdadu imanem mea imanihim ve lillahi cünudüs semavati vel ard ve kanellahü alimen hakima
5. Li yüdhilel mü'minine vel mü'minati cennatin tecri min tahtihel enharu halidine fiha ve yükeffira anhüm seyyiatihim ve kane zalike indellahi fevzen aziyma
6. Ve yüazzibel münafikiyne vel münafikati vel müsrikine vel müsrikatiz zannine billahi zannez sev' aleyhim dairatüs sev' ve gadibellahü aleyhim ve leanehüm ve eadde lehüm cehennem ve saet masiyra
7. Ve lillahi cünudüs semavati vel ard ve kanellahü azizen hakima
8. Inna erselnake sahidev ve mübessirav ve nezira
9. Li tü'minu billahi ve rasulihi ve tüazziruhu ve tuvekkiruh ve tusebbihuhu bükreten ve asiyla
10. Innellezine yübayiuneke innema yübayiunellah yedüllahi fevka eydihim fe men nekese fe innema
yenküsü ala nefsih ve men evfa bi ma ahede aleyhüllahe fe se yü'tihi ecran aziyma

11. Se yekulü lekel mühallefune minel a'rabi segaletna emvalüna ve ehluna festagfir lena yekulune bi elsinetihim ma leyse fi kulubihim Kul fe mey yemlikü leküm minellahi siy'en in erade biküm darran ev
erade biküm nefa bel kanellahü bima ta'melune habira

12. Bel zanentüm el ley yenkaliber rasulü vel mü'minune ila ehlihim ebedev ve züyyine zalike fi kulubiküm
ve zanentüm zannes sev' ve küntüm kavmen bura

13. Ve mel lem yü mim billahi ve rasulihi fe inna a'tedna lil kafirine seiyra
14. Ve lillahi mülküs semavati vel ard yagfiru li mey yesaü ve yüazzibü mey yesa' ve kanellahü gafurar rahiyma
15. Se yekulül mühallefune izen talaktüm ila meganime li te'huzuha zeruna nettebi'küm yüridune
ey yübeddilu kelamellah kul len tettebiuna kezaliküm kalellahü min kabl fe se yekulune bel
tahsüdunena bel kanu la yefkahune illa kalila

16. Kul lil muhallefine minel a'rabi se tüd'avne ila kavmin üli be'sin sedidin tükatilunehüm ev yüslimun fe in tütiy'u yü'tikümüllahü ecran hasena ve in tetevellev kema tevelleytüm min kablü yüazzibküm azaben elima
17. Leyse alel a'ma haracüv ve la alel a'raci haracüv ve la alel meriydi harac ve mey yütiilahe ve rasulehu yüdhilhü cennatin tecri min tahtihel enhar ve mey yetevelle yüazzibhü azaben elima
18. Le kad radiyallahü anil mü'minine iz yübayiuneke tahtes secerati fe alime ma fi kulubihim fe enzeles sekinete aleyhim ve esabehüm fethan kariba
19. Veadekümüllahü meganime kesiraten te'huzuneha ve kanellahü azizen hakima
20. Veadeküllahü meganime kesiraten te'huzuneha fe accele leküm hazihi ve keffe eydiyen nasi
anküm ve li tekune ayetel lil mü'minine ve yehdiyeküm siratam müstekiyma

21. Ve uhra lem takdiru aleyha kad ehatallahü biha ve kanellahü ala külli sey'in kadira
22. Ve lev katelekümüllezine keferu le vellevül edbara sümme la yecidune veliyyev ve la nesiyra
23. Sünnetellahilleti kad halet min kabl Ve len tecide li sünnetillahi tebdila
24. Ve hüvellezi keffe eydiyehüm anküm ve eydiyeküm anhüm bi batni mekkete mim ba'di en azferaküm aleyhim ve kanellahü bi ma ta'melune basiyra
25. Hümüllezine keferu ve sadduküm anil mescidil harami vel hedye ma'kufen ey yeblüga mehilleh ve lev la ricalüm mü'minune ve nisaüm mü'minatül lem ta'lemuhüm en tetauhüm fe tüsiybeküm minhüm mearratüm bi gayri ilm li yüdhilellahü fi rahmetihi mey yesa' lev tezeyyelu le azzebnellezine keferu minhüm azaben elima
26. Iz cealellezine keferu fi kulubihimül hamiyyete hameyyetel cahiliyyeti fe enzelellahü sekinetehu
ala rasulihi ve alel mü'minine ve elzemehüm kelimetet takva ve kanu ehakka biha ve ehleha ve
kanellahü bi külli sey'in alima

27. Le kad sadekallahü rasulehür ru'ya bil hakk le tedhulünnel mescidel harame in saellahü aminine muhallikiyne ruuseküm ve mükassiriyne la tehafun fe alime ma lem ta'lemu fe ceale min duni
zalike fethan kariba

28. Hüvellezi ersele rasulehu bil hüda ve dinil hakki li yuzhirahu aled dini küllih Ve kefa billahi sehida
29. Muhammedür rasulüllah vellezine meahu esiddaü alel küffari ruhamaü beynehüm terahüm rukkean süccedey yebtegune fadlem minellahi ve ridvana simahüm fi vücuhihim min eseris sücud zalike meselühüm fit tevrati ve meselühüm fil incil ke zer'in ahrace sat'ehu fe azerahu festagleza festeva ala sukihi yu'cibüz zürraa li yegiyza bihimül küffar veadellahüllezine amenu ve amilus salihati minhüm magfiratev ve ecran aziym.






KURAN'I KERIM TÜRKÇE MEALI
(ELMALILI MUHAMMED HAMDI YAZIR)

48 -FETIH SURESI

1 - Dogrusu biz sana apaçik bir fetih ihsân ettik.
2 - Böylece Allah senin geçmis ve gelecek günahini bagislar.
Sana olan nimetini tamamlar ve seni dogru yola iletir.

3 - Ve sana Allah, sanli bir zaferle yardim eder.
4 - Imanlarina iman katsinlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O'dur.
Göklerin ve yerin ordulari Allah'indir. Allah bilendir, herseyi hikmetle yapandir.

5 - Mümin erkeklerle mümin kadinlari, içinde ebedi kalacaklari, altlarindan irmaklar akan cennetlere koymasi, onlarin günahlarini örtmesi içindir. Iste bu, Allah katinda büyük bir kurtulustur.
6 - Ve o Allah hakkinda kötü zanda bulunan münâfik erkeklere ve münâfik kadinlara, Allah'a ortak kosan erkeklere ve ortak kosan kadinlara azap etmesi içindir. Kötülük onlarin baslarina gelmistir. Allah onlara gazap etmis, lânetlemis ve cehennemi kendilerine hazirlamistir. Orasi ne kötü bir yerdir!
7 - Göklerin ve yerin ordulari Allah'indir. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
8 - Süphesiz biz seni, sâhit, müjdeleyici ve uyarici olarak gönderdik.
9 - Ki, Allah'a ve Resulüne iman edesiniz, ve bunu takviye edip,
O'na saygi gösteresiniz ve sabah aksam O'nu tesbih edesiniz.

10 - Herhalde sana bey'at edenler ancak Allah'a bey'at etmektedirler. Allah'in eli onlarin ellerinin üzerindedir. Kim ahdi bozarsa ancak kendi aleyhine bozmus olur.
Kim de Allah'a verdigi ahde vefa gösterirse Allah ona büyük bir mükâfat verecektir.

11 - yakinda a'râbilerden geri kalmis olanlar sana diyecekler ki, "Mallarimiz ve ailelerimiz bizi alikoydu. Allah'tan bizim bagislanmamizi dile." Onlar kalplerinde olmayani dilleriyle söylerler.
De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karsi kimin bir seye gücü yetebilir? Hayir! Allah yaptiklarinizdan haberdardir.

12 - Aslinda siz Peygamber ve müminlerin, ailelerine geri dönmeyeceklerini sanmistiniz.
Bu sizin gönüllerinize güzel göründü de kötü zanda bulundunuz ve helâki hak etmis bir topluluk oldunuz.

13 - Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse süphesiz biz, kâfirler için çilgin bir ates hazirlamisizdir.
14 - Göklerin ve yerin mülkü Allah'indir. O, diledigini bagislar diledigini azaplandirir.
Allah çok bagislayan çok merhamet edendir.

15 - Siz ganimetleri almak için gittiginizde geri kalanlar: "Birakin biz de arkaniza düselim." diyeceklerdir. Onlar, Allah'in sözünü degistirmek isterler. De ki: Siz bizimle gelemeyeceksiniz. Allah daha önce böyle buyurmustur. Onlar size: "Bizi kiskaniyorsunuz." diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir.
16 - A'rabilerin geri birakilmis olanlarina de ki: Siz yakinda çok kuvvetli bir kavme karsi savasmaya çagirilacaksiniz. Onlarla savasirsiniz veya müslüman olurlar. Eger itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndügünüz gibi yine dönecek olursaniz sizi acikli bir azaba ugratir.
17 - Köre vebal yoktur, topala da vebal yoktur, hastaya da vebal yoktur. Bununla beraber kim Allah'a ve peygamberine itâat ederse, Allah onu, altindan irmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalirsa, onu aci bir azaba ugratir.
18 - Andolsun o agacin altinda (Hudeybiye'de) sana bey'at ederlerken Allah, müminlerden razi olmustur. Kalplerinde olani bilmis onlara güven indirmis ve onlari pek yakin bir fetih ile mükâfatlandirmistir.
19 - Allah onlari elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandirdi. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
20 - Allah size, elde edeceginiz birçok ganimetler vaad etmistir. Bunu size hemen vermis ve insanlarin ellerini sizden çekmistir ki bu, müminlere bir isaret olsun ve Allah sizi dogru yola iletsin.
21 - Bundan baska sizin güç yetiremediginiz, ama Allah'in sizin için kusattigi ganimetler de vardir. Allah herseye kâdirdir.
22 - Eger kâfirler sizinle savassalardi arkalarina dönüp kaçarlardi. Sonra bir dost ve yardimci da bulamazlardi.
23 - Allah'in öteden beri gelen kanunu budur. Allah'in kanununda asla bir degisiklik bulamazsin.
24 - O sizi onlara karsi muzaffer kildiktan sonra Mekke'nin göbeginde onlarin ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptiklarinizi görendir.
25 - Onlar inkâr eden ve sizin Mescid-i Haram'i ziyaretinizi ve bekletilen kurbanlarin yerlerine ulasmasini men edenlerdir. Eger kendilerini henüz tanimadiginiz mümin erkeklerle, mümin kadinlari bilmeyerek ezmek suretiyle bir vebalin altinda kalmaniz ihtimali olmasaydi, Allah savasi önlemezdi. Dilediklerine rahmet etmek için Allah böyle yapmistir. Eger onlar birbirinden ayrilmis olsalardi elbette onlardan inkâr edenleri elemli bir azaba çarptirirdik.
26 - O zaman inkâr edenler, kalplerine taassubu, câhiliyet taassubunu yerlestirmislerdi. Allah da elçisine ve müminlere sükûnet ve güvenini indirdi. Onlari takva sözü üzerinde durdurdu. Zaten onlar buna pek layik ve ehil kimselerdi. Allah herseyi bilendir.
27 - Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasini dogru çikardi. Allah dilerse siz güven içinde baslarinizi tiras
etmis ve saçlarinizi kisaltmis olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz.
Allah sizin bilmediginzi bilir. Iste bundan önce size yakin bir fetih verdi.

28 - Bütün dinlerden üstün kilmak üzere, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderen O'dur. Sahit olarak Allah yeter.
29 - Muhammed Allah'in elçisidir. Onun yaninda bulunanlar da kâfirlere karsi çetin, kendi aralarinda merhametlidirler. Onlari rükûa varirken secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve riza isterler. Yüzlerinde secdelerin izinden nisanlari vardir. Bu, onlarin Tevrat'taki vasiflaridir. Incil'deki vasiflari da söyledir: Onlar filizini yarip çikarmis, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalinlasmis, gövdesi üzerine dikilmis bir ekine benzerler ki bu, ziraatçilarin da hosuna gider. Allah böylece onlari çogaltip kuvvetlendirmekle kâfirleri öfkelendirir. Allah inanip iyi isler yapanlara magfiret ve büyük bir mükâfat vaad etmistir.